Aslında değişecek bir şey yoktu. Ne yana bakarsam bakayım, gördüklerim aynıydı. Yine de kendi içimde anlayamadığım o şeyi diğer insanlarda da görmek istedim. Ya da en azından bende görmelerini ümit ettiğim anlam arayışlarımı kendilerinde de bulmalarını istedim. Bu anlamda yazdıklarım konusunda insanlardan bir şeyler bekledim sanırım. Bir şeyleri sorgulamalarını istedim. Ters giden bir şeylerin olduğu konusunda "acaba?" demelerini bekledim. Ama onlar sadece farklı olanın ve gizemin peşinden koşmayı tercih ettiler. Özü kaçırdılar. Hoş... Ben de yakaladığım iddiasında değilim. Ama en azından bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkındayım. Galiba bu hayatta hiç bir şey anlaşılmayacak. Hayata dair sorgulamaların ulaşacağı bir nokta da yok. Sadece zihinsel zenginliğin, alternatiflerine kıyasla,yarattığı anlamlı yaşama çabası var. İşin garip tarafı şu ki, artık üzülmüyorum. Demek ki olması gereken bu. Yığınla insan sürekli olarak kendilerine üzüntü verecek şeyler peşinden koşacak. Kimseyi değiştirmeyi falan düşlemedim zaten. Sadece "neden?" demeden nasıl yaşayabildiklerine akıl sır erdiremedim. Forumda ve burda bu konularda yazmaya başlama zamanıma ve şu an olduğum noktaya bakıyorum da sanırım bir şeylerin değişmesini istiyorum. Havanda su dövmekten bıktım galiba. Mutlu ve huzurlu olduğum bu dönemlerde olumsuz bir şeyler en son ihtiyacım olan şeyler. Elimde bal varken neden bal kavanozunu yalayan ve bununla mutlu olma iddiasındaki insanları kafaya takayım ki? Onlar balı istemiyorlar. Onlar dış kalıptan ibaret ve derinlikten yoksunlar. 6/4/2007
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yoruldum ve sıkıldım
Ben bu hayata dair yıllarca okudum, düşündüm, yazdım. Düşüncelerim, çıkarımlarım muhteşem ya da tartışmaz en doğru falan değildi. Sadece...
-
Yaşadığın hayatta neyi ne kadar seçtiğini düşündün mü hiç? Yoksa kader inancın geliştikten sonra hiç bir şeyi seçmediğine mi karar verdin se...
-
Bunu öylesine derin hissediyorum ki bazen... Öylesine sebepsiz... Öylesine güçlü bir biçimde ki... "Selam olsun" diyorum Allah...
-
"…Üstelik, Tanrısal bir biçimde kendisiyle uğraşan ,kendi içine gömülmüş biri kulağının dibinde saat, gecenin bir vakti uyanıp sorar ya...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder