Kader, bizim seçimlerimizin bedelini ödemeye yanaşmadığımızda kullandığımız savunma mekanizmalarından biridir. Suçlu Tanrıdır. Hâlbuki kadere inanan birisi doğal olarak Tanrıya inanmaktadır ve Tanrıya inanan birisi onun iyi olacağına inanmalıdır. O halde sorun hayatı ele alma biçiminde ve yaşama şeklindedir. Benim yaşadığım kaderdir. Tanrının benim seçimlerimi biliyor olması benim konum değildir. Bu anlamda kader diye bir şeyin varolmasının sebebi belki de Tanrının “suçu” üstlenmesidir 28/9/2007
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yoruldum ve sıkıldım
Ben bu hayata dair yıllarca okudum, düşündüm, yazdım. Düşüncelerim, çıkarımlarım muhteşem ya da tartışmaz en doğru falan değildi. Sadece...
-
Yaşadığın hayatta neyi ne kadar seçtiğini düşündün mü hiç? Yoksa kader inancın geliştikten sonra hiç bir şeyi seçmediğine mi karar verdin se...
-
Bunu öylesine derin hissediyorum ki bazen... Öylesine sebepsiz... Öylesine güçlü bir biçimde ki... "Selam olsun" diyorum Allah...
-
"…Üstelik, Tanrısal bir biçimde kendisiyle uğraşan ,kendi içine gömülmüş biri kulağının dibinde saat, gecenin bir vakti uyanıp sorar ya...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder