Kaybettikçe oluyor insan... Acıdan, hüzünden, boşluktan titredikçe varoluyor. Hüznün verdiği, başka bir şeyde yokolma hissinin yerini başka bir şey tutmuyor. Hiç bir mutluluk kalıcı ve etkili değil bu kadar. Tüm bu curcuna tüm bu maddi hayat küçük mutlulukların içerisinde hissedilecek bu his için var sanki.Bir sebep arıyorum sanki hep.Bu hissi yakalayabileceğim bir sebep. Bir şeyler kaybetmeliyim... daha da iyisi kaybetmeye yaklaşmalıyım... Kaybetme ihtimalini düşünemeliyim. Bunun verdiği hissi takip etmeliyim. Ve sormalıyım kendime "madem bu kadar çözdün bu hayatı hadi engellesene kaybetmenin vereceği acı-öfke-hüzün her neyse o hissi" Sahip olsana hissettiklerine.
9 Haziran 2012 Cumartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Yoruldum ve sıkıldım
Ben bu hayata dair yıllarca okudum, düşündüm, yazdım. Düşüncelerim, çıkarımlarım muhteşem ya da tartışmaz en doğru falan değildi. Sadece...
-
Yaşadığın hayatta neyi ne kadar seçtiğini düşündün mü hiç? Yoksa kader inancın geliştikten sonra hiç bir şeyi seçmediğine mi karar verdin se...
-
Bunu öylesine derin hissediyorum ki bazen... Öylesine sebepsiz... Öylesine güçlü bir biçimde ki... "Selam olsun" diyorum Allah...
-
"…Üstelik, Tanrısal bir biçimde kendisiyle uğraşan ,kendi içine gömülmüş biri kulağının dibinde saat, gecenin bir vakti uyanıp sorar ya...